Haber

İçişleri Başkanı Süleyman Soylu’dan İmamoğlu Açıklaması: ‘Tarihin En Çaresiz Belediye Başkanı’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen hapis cezasına ilişkin, “Yargı sürüyor, kararını kendisi verecek; diğeri siyasi, siyasi tavır” dedi. İmamoğlu’nu sert bir dille eleştiren Soylu, söz konusu, “ Çöpünü toplamaktan aciz bir belediye başkanı, İETT otobüslerini işletmekten aciz bir belediye başkanı belki de tarihin İstanbul’da gördüğü en aciz belediye başkanı” dedi.

‘Karar eleştirilebilir’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “YSK üyelerine hakaret” suçundan 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldığını ve “siyasi yasak” kararının kesinleşmediğini belirtti. ‘Mağdur gösterilerek siyaset inşa edildi’ diyen Soylu, ‘Buna Bizans oyunu denir’ ifadelerini kullandı.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na verilen cezaya ilişkin gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Yargılama sürecinde mahkemenin baskı altına alınmak istediğini belirten Soylu, “Elimizden geldiğince Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu haykırmalı ve söylemeliyiz. Buna herkes saygı duymalı. Karar eleştirilebilir. kendi hukuk ilkeleri çerçevesinde eleştirilebilir.Ama biz bunları sadece mahkeme çevresinde baskı kurmak ve insanları toplamak için görüyoruz” dedi.

‘4 Kasım 2019’da konuşulan bir söz bu. Tam 2 buçuk yıl sonra benim için bire bir sözden yargıya niye uygulanıyor?’ Soylu, ‘Bir avukat çıksın şunu söylesin. Madem bu yargı kararı eleştiriliyor, iki buçuk yıl sonra ben yargı kararının mağduruyum diye bir politika kurgulanıyor, peki iki buçuk yıl sonra benim hakkımda söylediğim sözden sonra ne oluyor ve bir Benim de ceza almamı sağlayacak bir karar için başvuru yapılıyor. Demek ki burada samimiyet lafta değil” dedi.

“Tayyip Erdoğan, İstanbul’un ve tarihin gördüğü en başarılı belediye başkanıdır”

Soylu, ‘İşin ikinci kısmı siyasi kısmı. Adımları kullanarak kendi içindeki siyasi tartışmayı politize etmeye çalışan, ‘Acaba buradan kendim için elde edeceğim pozisyonların bir adım önüne geçebilir miyim’ diye ortaya konan bir süreçtir. Yargı devam eder, karar verir; diğeri siyasi, siyasi konumdur. Bu tamamen içe dönük bir anlayışın ta kendisidir. Şunu ifade etmek gerekir: Çöpünü toplamaktan aciz bir belediye başkanı, İETT otobüslerini işletmekten aciz bir belediye başkanı, belki de İstanbul’un en aciz belediye başkanının yapamadığını, ‘Acaba örtbas edebilir miyim? kanunun verdiği bir kararla bir adım daha atın’. .. Siyasette her şey halkın önünde olur ve halk her şeyi görür. Burada haksızlığa izin verilmemeli. Tayyip Erdoğan, İstanbul’un ve tarihinin gördüğü en başarılı belediye başkanıdır. Tayyip Erdoğan’ı tarihin en başarısız belediye başkanıyla kıyaslamak bile büyük bir haksızlık örneğidir, altını çizerek söylüyorum. Beceriksizliklerini Bizans oyunlarıyla örtmeye çalışabilirler ama her şey halkın gözü önünde oluyor.’

Bir gazetecinin “Muhalefet aslında İmamoğlu’nun Soylu’nun kendisiyle ilgili bu açıklamasına verdiği bir yanıttır, bu dava konusu olamaz” sözlerinin ardından Süleyman Soylu, “O zaman neden dava açtı? İkincisi, kimse çocuk değildir, lütfen olmasın. Ona hakaret edeceksin, ona bin kere hakaret edeceksin, bana hakaret edeceksin, sesimi çıkarmayacağım ve izleyeceğim, sadece yasal hakkım var. Seçimi kim iptal eder? Seçimi iptal etme hakkım var mı? Kimseyi aptal yerine koyma. Seçimi iptal etme yetkisi Yüksek Seçim Kurulu’na aittir’ dedi.

Seçimin iptal kararının Yüksek Seçim Kurulu tarafından verildiğini belirten Soylu, şöyle devam etti:

‘Hiçbir şey bilmiyorsam, çocukluğumdan beri siyasetin içindeyim, bunu biliyorum. Ben seçim kurullarında büyüdüm. Kusura bakmayın ben müteahhit olarak büyümedim, ilçe seçim kurullarında büyüdüm. Bu utanç verici. Bir hakarette bulundun ve kanun bir cevap verdi. İleri aşaması var, temyizi var, Yargıtay var ve hakkınızı orada arıyorsunuz. İşte ‘onlar şunu yaptılar’, ben niye yapayım? Sen zaten tarihin en başarısız belediye başkanısın, benim neyim var? Kendine çelme taktın, yuvarlanıyorsun. Kendi rekabetlerinde bizi basamak olarak kullanmak yanlış. En azından İETT otobüslerine haksızlık oluyor, onların da hakkı var’ dedi.

“Devlet teröre kapı açarsa seçim malzemesinin bedeli ağır olur”

Soylu, “İBB’de terör örgütüne üye olduğu” iddiasıyla açılan soruşturmayla ilgili soruya şu yanıtı verdi:

‘Dosya savcılığa gönderildi arkadaşlar. Tüm belediyelere terör soruşturması gönderildi. İstanbul belediyesi günlerce ‘İş bulduk da bizi işten çıkardılar’ dedi. Davetsiz misafirler neden gitti, çünkü bu soruşturmaları başlattık. Dün Mersin’de soruşturma yapıldı, gözaltı olayı yaşandı. Bunları yapmasaydık at Üsküdar’ı geçecekti. Birileri sözleşme yaptı diye taşralı 17 kişinin İBB’ye girmesine izin veremeyiz, terör iltisaklı ve iltisakı olan, aldığı ceza nedeniyle Yunanistan’a kaçıp oradan bize el sallayan yüzlerce insanı barındıramayız. belediyede terörist olarak yakalandı. Devlet teröre kapı açarsa, teröristlerin kazandığı yerleri seçim malzemesi olarak doldurursa bedeli ağır olur. Bu sözün hiçbir anlamı yoktur ve şımarıktır: ‘İçişleri Bakanlığı benim aldığım adamı çıkarsın’. Kaçırdığın adamı bana söylersen sana nasıl anlatabilirim. Şirketin için bir adam tutuyorsun, kimi işe aldığını nasıl bileyim? Özel bir ticari şirket için satın alıyorsunuz. Biz bunları 1 yıl önce söylememiş olsaydık terör bağlantılı insan sayısı artacaktı, söyleyenler de çalışmaya devam edecekti.’

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu